Akbaşoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.

“NATO Doruğu’nun kazananı Türkiye’dir. Bu sonuç bütün dünya tarafından da tekraren görülmüştür.” diyen Akbaşoğlu, Libya ve Karabağ başta olmak üzere, Türkiye’nin attığı bütün adımların kalıcı olduğu gerçeğinin, NATO toplantısıyla da bir defa daha perçinlendiğini söyledi.

Görüşmeye giderken ortaya konan kararlılık sonucunda, hiçbir noktada geri adım atılmaksızın çok kıymetli kazanımlar elde edildiğini, bunun tarihi bir muvaffakiyet olduğunu vurgulayan Akbaşoğlu, ileriye dönük çok daha olumlu gündemlerle, Türkiye’nin kazanımlarına ekler yapacağı yeni bir başlangıç sürecinin yaşanacağını lisana getirdi.

Akbaşoğlu, bu hakikati perdelemek için ABD Lideri Joe Biden’ın, Erdoğan’ın ayağına giderek bir jest içerisinde olmasını, farklı algı yollarıyla bilakis çevirmeye çalışan çarpık zihniyetler bulunduğunu kaydetti.

“BİRLİK VE BERABERLİĞİN BEYANNAME İLE BÜTÜN DÜNYAYA İLANIDIR”

Erdoğan’ın Şuşa ziyaretine işaret eden Akbaşoğlu, Azerbaycan topraklarının işgalinin sona erdirilmesine yönelik Türkiye’nin kararlı tavrı sonucunda ortaya çıkan tabloda, Azerbaycan’ın ulusal kurtuluş gününde işgal edilen toprakların hürriyetine kavuşturulması sevincini, daima birlikte yaşadıklarını anlattı.

NATO Tepesi’nin akabinde gerçekleşen bu ziyaretin değerine dikkati çeken Akbaşoğlu, “Şuşa Beyannamesi ile bu büyük zafer tescillenmiş, geçmişten geleceğe çok daha büyük adımlarla, emin adımlarla ilerleyeceğimiz bölgeye ve bütün dünyaya ilan edilmiştir. Bu da Azerbaycan ile Türkiye ortasındaki dostluğun, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin hukuken bir öbür değerli beyanname ile bütün dünyaya ilanıdır.” tabirlerini kullandı.

“TOGG’UN YERLİ ÜRETİMİNİ ENGELLEMEYECEKSİNİZ”

Türkiye’nin birinci yerli arabası İhtilal için birinci toplantının, 16 Haziran 1961’de gerçekleştiğini hatırlatan Akbaşoğlu, ders çıkartılması gereken bir yıl dönümünde olunduğunu kaydetti.

Türk mühendislerinin kısa süredeki bu muvaffakiyetinin akamete uğratıldığına belirten Akbaşoğlu, Türkiye’ye “şeftali üretin, araba üretmeyin” denildiğini aktardı.

AK Parti iktidarında hem şeftali üretip, ihraç edildiğini hem de Bursa’da TOGG Araba Fabrikası’ndaki çalışmaların son süratle sürdüğünü kaydeden Akbaşoğlu, 2022’de yerli arabası hizmete sunacaklarını, Bursa’dan araba ihraç edeceklerini söz etti.

Akbaşoğlu, Türkiye’nin teknolojide kelam sahibi bir ülke haline geldiğini, bunun en hoş örneğinin İHA ve SİHA’lar olduğunu bildirdi.

Karabağ zaferinde İHA ve SİHA’ların muvaffakiyetinin dünyaca takdir edildiğini, bu nedenle NATO üyesi ülkelerin Türkiye’den SİHA siparişi verdiğini lisana getiren Akbaşoğlu, “Devrim arabasını engelleyen içerideki ve dışarıdaki mihraklar, TOGG’un yerli üretimini engellemeyeceksiniz.” dedi.

“MİLLETİMİZ ÖZÜR BEKLEMEKTE”

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na, partisinin Çankırı raporu üzerine, “Kılıçdaroğlu, Çankırı’dan, kamu görevlilerinden, devlet yönetimimizden hem aziz milletimizden özür dilemelidir. Sayın Kılıçdaroğlu, raporunuza sahip çıkın, neyse gerçeği ortaya koyun” davetinde bulunduğunu hatırlatan Akbaşoğlu, lakin ses çıkmadığını söyledi.

Akbaşoğlu, “Ne dedi bunu kapatmak için ‘Yalancıdan devlet yöneticisi olur mu?’ Sayın Kılıçdaroğlu, yalancıdan devlet yöneticisi olmaz. Siz, yalancının başısınız. Bir söylediğiniz palavrası, bir öbür palavrayla kapatmaya çalışıyorsunuz. Sizin devlet yöneticisi olabilmeniz için palavra söylemekten vazgeçmeniz lazım. Palavradan, iftiradan ve kumpas siyasetinden özür dileyip, vazgeçmeniz lazım. Çankırı’mız da milletimiz de Çankırı’mız üzerinden yapmış olduğunuz tezviratlara, palavralara, iftiralara özür beklemekte. Ancak siz oralı bile değilsiniz.” tabirlerini kullandı.

Kılıçdaroğlu’nun milletten ve kamuoyundan özür dilemesini isteyen Akbaşoğlu, “Sayın Kılıçdaroğlu, bir kirli kavanoz gösterdi. O gösterdiği kirli kavanoz Ergene’den değil, CHP Genel Merkezi’nden gelmişe benziyor.” diye konuştu.

‘SAYIN AKŞENER YALNIZCA PARTİNİZİN İSMİ İYİ’

ÂLÂ Parti Genel Lideri Meral Akşener’in, “Türkiye’yi, aşılama konusunda başarısız” bulduğu açıklamasına ait Akbaşoğlu, şunları kaydetti:

“Çok yazık. Sayın Akşener, yalnızca partinizin ismi düzgün, söylemleriniz, yaptıklarınız o kadar makûs ki. Dün prestijiyle 1 milyon 250 bine yaklaşan bir aşılamayı gerçekleştiren ve bugün prestijiyle da günlük randevu sistemiyle, bugün randevunuzu alıp, bugün aşı olma imkanını getiren, seyyar aşılama merkezleriyle milletimizin ayağına giderek hizmet sunan fedakar sıhhat ordumuza ve bu hoş süreci yöneten Sıhhat Bakanı’mıza, Sıhhat Bakanlığımıza, hükümetimize yönelik bu akınlar, herhalde bu muvaffakiyetin hazımsızlığıdır. Görülüyor ki GÜZEL Partinin içine CHP kaçmış. Hepsi tıpkı telaffuz birliği içinde. Bir hizalanma kelam konusu. Kendilerine verilen görev yeterince bir siyasi yol alma kelam konusu.

Kayıkçı kavgalarına şahit oluyoruz. Güya birbirleriyle zıtmış üzere duran partilerin, art oda siyasetinde bâtın anayasa çalışmaları yaptığı ve bunlarla ilgili yol aldıkları hepimizin malumu. Sayın CHP’li Kaboğlu, YETERLİ Parti, CHP ve HDP’nin anayasa çalışmaları yaptığını ilan etmişti. Hala bu çalışmalar devam ediyor mu Sayın Akşener, Sayın Kılıçdaroğlu? Kirli siyasetlerini, art odada, misyon dağılımı çerçevesinde, Türkiye’nin berbatlığına yönelik bir iş birliği içinde devam ettirdikleri net bir biçimde ortadadır.”

“Türkiye’de can ve mal güvenliği yoktur.” tabirlerini kullanarak Türkiye’ye çelme takmaya çalışan kirli bir ittifakın olduğunu kaydeden Akbaşoğlu, milletin dayanağıyla bu kirli ittifakı da aşacaklarını vurguladı.

OĞUZHAN ASİLTÜRK’ÜN AÇIKLAMALARINA AİT KIYMETLENDİRME

Akbaşoğlu’na, Saadet Partisi Yüksek İstişare Şurası ve Ulusal Görüş Vakfı Lideri Oğuzhan Asiltürk’ün, Twitter hesabından yaptığı 53 unsurluk açıklamaya ait değerlendirmesi de soruldu. Akbaşoğlu, “Kendi düzenekleri çerçevesinde, iç işleri olarak bir süreç kelam konusu olacaktır. Bu, Saadet Partisinin kendi içinde değerlendireceği bir konudur.” dedi.

Eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan önderliğinde, 15 Haziran 1997’de D-8’in kurulduğunu hatırlatan Akbaşoğlu, “Erbakan Hoca’mızın ‘adil ve merhametli yeni bir dünya’ telaffuzunu bugün Sayın Cumhurbaşkanımız, BM Genel Şurasında, ‘dünya 5’ten büyüktür’ mottosuyla çok daha yüksek ve gür bir seda ile çok daha kuvvetli bir biçimde bütün dünyaya ilan etmektedir. İnşallah D-8’in önümüzdeki yıllarda da çok büyük hizmetlere insanlık tarihi bakımından vesile olacağına inanıyorum.” sözlerini kullandı.