İtalya’da düzenlenen FIVB Milletler Ligi’nde (VNL) üçüncü olan A Ulusal Bayan Voleybol Grubu, İstanbul’a döndü.

İstanbul Havalimanı’nda basın mensuplarına açıklamalarda bulunan A Ulusal Ekip Başantrenörü Giovanni Guidetti, bronz madalya için memnun olduklarını belirterek, “Çok uzun ve güç bir turnuvaydı. 17 maçta grup çok yeterli performans sergiledi. Oyunculara çok teşekkür ederim. Olimpiyatlar çok daha sıkıntı lakin bence çok oyuncu değiştirdik, çok yeni oyuncu oynattık. Bu Türk voleybolu için çok değerli.” diye konuştu.

Bronz madalyanın olimpiyatlar öncesi kendilerine moral olacağını belirten grup kaptan Eda Fazilet Dündar, “Keyifli ve güçlü bir turnuva oldu bizim için. Olimpiyatlardan evvel ekip olarak düzeyimizi görmek ismine kıymetli bir turnuvaydı. Oynarken keyif aldık. 1,5 yılın akabinde buluşmak bize âlâ geldi. Birbirimizi özlemişiz. Vakit zaman güzel, vakit zaman makus oyun ortaya koyduk. Şimdi tam performansımıza ulaşmış değiliz. Muvaffakiyetle yurda dönmek en büyük hedeflerimizdendi. Üçüncülük madalyasıyla döndüğümüz için memnunuz.” sözlerini kullandı.

Dörtlü Final birinci maçında ABD’ye 3-0 mağlup oldukları müsabakayı pahalandıran Eda, “ABD bu düzeylere çok alışık bir takım. Yıllardır bu sistemle ve birlikte oynuyorlar. Ne yapmaları gerektiğini biliyorlar. Her turnuvada finale kalmayı neredeyse garantileyen bir ülkeden bahsediyoruz. Bizim de bu düzeylere gelmemiz için çok maç yapmamız gerekiyor. Biz âlâ oyunumuzla onlara şiddetli vakitler yaşattığımızın farkındayız. 2018’de final maçında 2-0 öndeyken 3-2 verdik. Buradaki yarı final maçında da yaptığımız kolay yanılgılar fark oluşturdu. Bu düzeylerde başarılı olmak için yanlışlarımızı aza indirir ve oyun kalitemizi yükseltirsek, ABD, Çin, Brezilya üzere rakiplere baş tutabiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.

Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda güçlü bir kümede çaba edeceklerini kaydeden ay-yıldızlı oyuncu, şunları söyledi: “Olimpiyatlar sporun doruğu. Dünyanın en yeterli kadrolarının şampiyon olmak için çaba edeceği bir turnuva. Çok güçlü geçecek. Kümemiz şiddetli. Şampiyon bizim grubumuzdan çıkacak. Esasen son şampiyon bizim kümemizde. Olimpiyatlarda gayemiz kürsüde olabilmek, madalya alabilmek. Bunun için âlâ oynamamız gerekiyor. O yüzden 10 günlük tatil sonrasında 20 günlük kampta eksiklerimizi gidermeye çalışacağız. En düzgün formda olimpiyatlara başlamak istiyoruz. Gayemiz yüksek. Çok hoş dayanak görüyoruz. Bizi destekleyen insanların güçlerini hissediyoruz. Onlara da teşekkür ediyoruz. Filenin Sultanları olarak bu arma için yüzde yüzümüzle savaşacağız.”

Ulusal oyunculardan Meliha İsmailoğlu, İtalya’daki maçların olimpiyatlar öncesi hoş bir hazırlık olduğunu vurgulayarak, “Takımımız için bu çok değerli bir dereceydi. Yaza daha yeni başlıyoruz. Bu sene çok fazla değerli turnuvalarımız var, olimpiyat var. Hoş bir hazırlık oldu bizim için. Şimdiye kadar bir ikincilik, bir üçüncülük oldu. Bir altın kaldı. O da neden olmasın? İnşallah seneye olur. 2018’te final oynamıştık ABD’yle, birinciliği kıl hissesi kaçırmıştık. Yeni bir kadro olmamıza karşın baş tutabildiğimizi gösterdik. Artık daha fazla sorumluluk alarak, daha fazla oyun oynayarak kendimizi geliştirdik. Umarım seneye tekrar baş başa finalde oynayabiliriz.” halinde konuştu.

Ay-yıldızlı oyunculardan Ebrar Karakurt ise istekli bir kuşak olduklarını belirterek, şunları aktardı: “Olimpiyatlarda adım adım gitmeyi planlıyoruz. Öncelikli gayemiz kümeden çıkmak, sonra hoş bir galibiyet almak ve önümüze bakmak. Maç maç düşünen bir kadroyuz. Bu biçimde düşündüğümüzde hoş sonuçlar elde ediyoruz. Çok güçlü rakiplerimiz olacak lakin biz bayrağımızı en düzgün halde dalgalandırmaya çalışacağız. Deneyimli ve genç oyuncuların hoş bir karışımı oldu. Yapacaklarımızı görmek için biz de heyecanlıyız. Hoş şeyler başardık, 3-5 sene sonra daha hoş şeyler başaracağımıza eminim. Hakikaten genç ve istekli bir nesiliz. Ekibimin kazanması için elimden geleni yaptım. Umarım işe yaramıştır. Kadro olarak bir bütünüz. Ne vakit ekip üzere oynasak, o vakit hoş muvaffakiyetler elde ediyoruz. Ekip arkadaşlarıma emekleri için teşekkür ediyorum. Herkes elinden gelenin en uygununu yaptı.”